O çılgın Marc Andreessen yok mu…
“Durup duruken, aklına bir fikir geldi. Bir İnternet sitesinde yazı içerisinde resim kullanmak nasıl olurdu?“
1993 yılında bu fikrini birileriyle paylaşmalıydı ve o dönem oldukça popüler olan mail gruplarından “IMG Etiketini” önerdi. Maili kısaca şu şekildeydi;
Yeni, isteğe bağlı bir HTML etiketi önermek istiyorum:
IMG
Gerekli argüman SRC=”url”dir.
Bu etiket tarayıcının ağ üzerinden geçip bir resim olarak yorumlaması ve
etiketin oluştuğu noktada metne gömülmesi için bir bitmap veya pixmap dosyasını adlandırır.
Bir örnek:
<IMG SRC=” dosya://foobar.com/foo/bar/blargh.xbm “>
Bu kod diğer tüm kodlardan farklıdır. Çünkü; bir mail grubunda anlık ortaya çıkmış bir koddur. Elbette bu kodu önerdiğinde bir çok kişi itiraz etti. Dünyanın bir gerçeği sanırım bu. Marc Andreessen itiraz edenlerin temel dayanağı o döneme kadar kullanımına alıştıkları “Başlık, yazı ve yazı” şeklinde ki kullanımın sade ve kullanışlı olduğu yönündeydi. Aynı zamanda Yazı ve görsellerin birlikte hareketi ilgili yazının da açılım süresini artıracağını ve sayfaların yükselenme süresinin uzayacağı yönündeydi.
Nispeten İnternet hızları düşünüldüğünde haklı olabilirlerdi. Bir de kullanım alışkanlığı görseller takip edilebilir linkle açılmakta ve dilerse kullanıcı o resim/foto görüntülenmekteydi. İstemezse görüntülememe imkanları vardı.
Sevgili Andreessen ne yaptığını biliyordu ve birşeyi kafasına koymuştu. İnternet sitelerinin sayfalarında sadece yazı değil resimde olmalıydı. Nitekim kendisi İnternet’in oldukça gelişmesinde katkı sağlayan Mosaic tarayıcısının da kurucusudur. Bir yola çıkmıştı ve sonunda hem de tam olarak önerdiği formatta IMG etiketini standart haline getirdi. IMG kodunu tüm webmaster arkadaşlar bilir diğer tüm kodlardan farklıdır.
Hatta ilk web sitesi yapmaya başladığım 1999 yazında kaynak kodlarda img kodunun formatının neden diğer kodlar gibi olmadığıydı. Çünkü diğer kodlar bir açılışa sahiptir örneğin; <turksem> ve bir kapanış </turksem> sahipti. IMG kodu ise tüm diğer kodlardan farklıydı.
İnternet’in Tarihçesi konusunda bir çok gelişmeyi gördük. Fakat; IMG’in hikayesi her zaman bana ilham vermiştir.
Sevgili Marc 52 yaşında ve hala düşündüğünüz şeyi yapmak için harekete geçin diye Twit atıyor.
Son yayınladığım Manifestonun bir kısmına hep beraber bir göz atalım.
Bize yalan söyleniyor.
Teknolojinin işimizi elimizden alacağı, ücretlerimizi düşürdüğü, eşitsizliği artırdığı, sağlığımızı tehdit ettiği, çevreyi bozduğu, toplumumuzu bozduğu, çocuklarımızı yozlaştırdığı, insanlığımızı olumsuz yönde değiştirdiği, geleceğimizi tehdit ettiği, her şeyi mahvetmenin eşiğinde olduğumuz söyleniyor.
Teknolojiye karşı öfkeli, kırgın ve kırgın olmamız öğretilmeye çalışılıyor.
Kötümser olmamız söylendi.
Prometheus efsanesi Frankenstein, Oppenheimer ve Terminatör gibi güncellenmiş çeşitli biçimleriyle kabuslarımıza dadanıyor.
Bize doğuştan gelen hakkımızı, yani zekamızı, doğa üzerindeki kontrolümüzü, daha iyi bir dünya inşa etme yeteneğimizi reddetmemiz söylendi.
Gelecek hakkında mutsuz olmamız söylendi.
Gerçek
Medeniyetimiz teknoloji üzerine inşa edildi.
Teknoloji, insan hırsının ve başarısının yüceliği, ilerlemenin öncüsü ve potansiyelimizin gerçekleştirilmesidir.
Yüzlerce yıldır, yakın zamana kadar bunu gerektiği gibi yücelttik.
İyi haberi vermek için buradayım.
Çok daha üstün bir yaşama ve varoluş biçimine ilerleyebiliriz.
İlham Veren İnternet Hikayeleri üzerine yazılarımız devam edecek Türk SEM‘i takip etmeyi unutmayın.
